Şöyle ki, bendeniz progressive(r)/(ci) biri olarak, az biraz umut ışığı gördüğüm birine direk müzik muhabbeti açmaya çalışan biriyim ve başıma sık gelmeye başlayan şey şu;
-Progressive dinler misin, bilir misin?
-Ya biliyorum da çok dinlemedim, bayıyor bir süre sonra.
-Yaaa, kimi dinledin?
-İşte Dream Theater, Opeth, Anathema falan ya (!!)
İşte bu kısım bir hayal kırıklığı yaşatıyor. Dream Theater'ın progressive müzik olarak nitelendirmek yanlış bana göre. Sonuçta herhangi bir insana Gentle Giant dinletip, ardından Dream Theater dinletirseniz çok farklı müzik olduğunu rahat bir şekilde söyleyebilir. Sorun, bilmemek değil aslında, öğrenmek için yeterli istek yok. Bu bilgi kalıp olarak yerleşmiş ve değiştirilmesinin gerektiği bilmiyorlar, çünkü yanlış olduğunun farkında değiller. Hal böyleyken kimseyi suçlayamam.
Ama, madem biz Progressive Metal, Progressive Rock, Darkwave Progressive, Atmospheric Progressive diye alt dallara böldüysek, 'Prog' dediğimiz şeyin hepsini kapsamasını bekleriz. Bu nokta da nasıl davranmalıyım bilemiyorum, yanlış değil sonuçta ama böyle kendini sürekli değiştiren, geliştiren bir tür 'Dream Theater progressive işte yağğğ' başlığı altında kalırsa, şuan ki müziğin temellerini göremiyor insan. Bir Camel, bir Yes, bir King Crimson dinlemeden, bilmeden progun 'bayıyor' olduğununa kanaat getiriyorlar ki, bu üzücü.
Demek istediğim, insanların Porcupine Tree, Pain of Salvation gibi grupları özümleseler bile progressive müziğin bununla sınırlı kaldığını düşünüyorlar, bu kalıbın altında yatan gerçekten habersizler ve dışarıdan bir uyaran olmadığı sürece bu böyle kalacak ne yazık ki.
duygularıma tercüman olan bir yazı.
YanıtlaSil